19 Nisan 2016 Salı

Madosan Market Ekipmanları Fransa'da

Üretimini 4 kıtada 56 ülkeye ihraç eden Madosan, Fransa'nın önde gelen marketler zincirinden birini daha portföyüne katarak hızla büyümeye devam ediyor



Madosan, Fransa'nın önde gelen bir market zincirinin yeni mağazası için entegre hizmet sunarak belli başlı ekipman ihtiyaçlarına çözüm sundu. Mağazanın market rafları, kasa altlıkları, unlu mamül reyonu, tel arabalar ve tel sepetleri, manav reyonu ve kolon kaplamaları Madosan tarafından gerçekleştirildi. Fransa'da daha önce de depo rafları ve market rafları ile ilgili önemli projelere imza atan Madosan, 4 kıta 56 ülkedeki çalışmalarıyla dış ticaretteki başarısını ve gücünü her geçen yıl artırmaya devam ediyor.

11 Nisan 2016 Pazartesi

Biri Satış mı Dedi?


Biri Satış mı Dedi?


Herkese selam…

Geçenlerde bir süredir okumayı bıraktığım kişisel gelişim kitaplarından yine bir tanesine gözüm kaydı. Son zamanlarda “kişisel gelişim” başlığı altında o kadar çok kitap yayınlandı ki; artık “hepsi aynı şeyi söylüyor” demeye başlamıştım.

Fakat bu küçük kitap bir şekilde ilgimi çekmeyi başardı ve karıştırmak istedim.

Bahsettiği konu her zaman duyduklarımızdandı, ama bu sefer farklı bir pencereden bakıyordu.

“POZİTİF TUTUM”

Başlık güzel, anlatım güzel. Okudukça ben de konuya bakış penceremi değiştirdim ve söylenenlerin bir de acaba “SATIŞTA POZİTİF TUTUM” başlığı adı altında incelenirse nasıl olur diye düşünmekten kendimi alamadım.

Birçok insan fabrikaları sürekli bir şeyler üreten sevimsiz mekanlar olarak tahayyül eder. Bense zihnimde kendi fabrikamı kurup adına “SATIŞ FABRİKASI” demek istedim. Asıl sizlere bu fabrikadan ve pozitif tutum içerisinde çalışan personelinden bahsedeceğim.

Evet, şimdi en kritik soruyla başlıyorum. “Bir satıcının tutumu nasıl olmalıdır?”

Elbette bunları okuduktan sonra direkt “Pozitif Tutum” olmalıdır diyeceksiniz ama benim size  daha güzel bir haberim var. Yine malum Amerikalı bilim adamları oturmuşlar hesap etmişler ve “iyimser insanların ortalama 7,5 yıl daha fazla yaşadığına” karar vermişler.

Vay canına, hiçte fena değil değil mi… Kim fazladan bir 7,5 yıla hayır derki…

Şartlardan bağımsız olarak düşüncelerimizi olumlu yönde işleyebilme yeteneğimizi geliştirebilirsek bu 7,5yıllık pastadan olabildiğince büyük pay alabiliriz diye düşünüyorum. Başımıza gelen şeylerin birçoğunu değiştirebilme olanağımız pek gözükmemektedir, fakat önemli olan başımıza gelen şeyleri nasıl algıladığımız buna nasıl tepki verdiğimizdir.

Pozitif tutum, sadece müşteriyle diyaloğa geçtiğimizde tutunmamız gereken tavır değil, hayatımızın her aşamasına girip tüm günümüze hakim olacak bir tavır haline gelmeli; sabah kalktığımızda, banyoya girip aynaya baktığımızda, eşimizle çocuklarımızla konuşurken, işe giderken, işe geldiğimizde, işyerinde patronumuzla, arkadaşlarımızla konuşurken hep aklımızda olup uygulamamız gereken bir karaktere dönüşmeli diye düşünüyorum. Benim aklımdaki Satış Fabrikasında böyle olsun istiyorum.

 Evet farkındayım kolay değil, ama bize yardımcı olabilecek bazı ipuçları da yok değil;
·         Tutumumuzu değiştirmek için düşüncelerimizi değiştirebiliriz; bu konuda olumlu kişilerle olmak bize yardımcı olacaktır.
·         Karşımızdaki ister müşteri ister farklı biri olsun, istediklerini yeterince sizden alırsa, sizde kendisinden istediklerinizi kolaylıkla alabilirsiniz.
·         Tatile çıkmadan önceki iş gününde nasıl daha motive ve pozitif olabiliyorsak, diğer günlerde de bunu aklımıza getirebiliriz.
·         “Yapamazsın” diyen insanlara aldırmayabiliriz, insanlar böyle yaparak keyfimizi kaçırmaya çalışabilirler, çünkü kendileri de çoğunlukla keyifsizdirler.
·         Birisi hakkında söyleyecek güzel bir şeyimiz yoksa hiçbir şey söylememek daha iyi olabilir.
·         Bir zorlukla karşılaştığımızda genelde kendimize sorduğumuz “neden yapamıyorum” sorusu yerine “nasıl yapabilirim” diye sorabiliriz.
Bir de pozitif tutum için takviye vitamin görevi görecek bir ilaç daha var.

“Doğru Dinleme Sanatıyla Desteklenmiş EMPATİ”

Müşterilerimize empatiyle yaklaşmaktan, olaylara onların bakış açısıyla bakmaktan çok sık söz ederiz; ama bunu gerçekte ne kadar yapabiliyoruz?

Empatiyi satış ve pazarlama için özel olarak tanımlamamız gerekirse şöyle demek çok doğru olacaktır.

“Potansiyel müşterinin siz sunum yaparken gerçekleştirdiği HER İKİ sohbeti de tam olarak anlamamızdır”

Peki nedir bu HER İKİ sohbet?

Bir tanesi; biz sunum yaparken müşterinin verdiği karşılıklar, sözler.

Diğeri ise; müşterinin aklından geçenler, söylemedikleri ama hissettikleri.

Bunu hep yapmamızı isterler ama bir kez daha kendi dinleme tarzımızı gözden geçirmek için şu soruları kendimize sormakta yarar var?
·         Tek kulakla mı dinliyoruz, iki kulakla mı?
·         Biri konuşurken başka şeylerle uğraşıyor muyuz? Mesela cep telefonu…
·         Biri konuşurken aklımız başka bir yerde oluyor mu?
·         Sahte bir şekilde mi dinliyoruz ve yorumlarımızı ona göre mi yapıyoruz?
·         Karşılık vermek için bir ara mı bekliyoruz?
·         Ve dinlemeye komple ne zaman kesiyoruz? Cevabımızı hazırladıktan sonra mı; konuşan tarafından lafa boğulduktan sonra mı; bir şey söylemek için karar verdiğimiz anda mı; konuşan kişi duymak istediklerimizi söylemediğinde mi?
Bunları söylemek kolay, fakat nasıl uygulamaya sokabiliriz diye soracaksınızdır diye tahmin ediyorum.
Bunun için bize yardımcı olacağını düşündüğüm bazı anahtarlar hazırladım;
Bu anahtarlar dinleme becerimizi yükseltecek, verimliliğimiz artıracak, hatalarımızı azaltacak, müşteri tatmini ve sadakati kazandıracak ve bize daha fazla satış getirecek önemli anahtarlardır.

Bir sonraki yazımızda bu anahtarları irdelemek üzere şimdilik hoşçakalın…

Depolama Sistemleri Üreticisi Madosan'dan Haberler...

30 yıllık deneyimiyle ve üretim gücüyle, Depo Raf Sistemleri ve Mağaza Market ekipmanları lider üreticilerinden MADOSAN, yurtiçi “Satış ve Pazarlama Değerlendirme Toplantısı”nı 09 Mart tarihinde gerçekleştirdi. 2016 yılı 2. çeyrek satış ve pazarlama faaliyetleri ile beraber hedeflerinin değerlendirildiği toplantıda; Yönetim Kurulu, Satış&Pazarlama Müdürü ve Fabrika Müdürü, uzman satış kadrosuyla bir araya geldi. 
Toplantıda; Müşteri hizmetleri yönetimi, müşteri memnuniyet değerlendirilmesi gibi konular görüşülürken, hedefler de gündeme alındı. MADOSAN, 2016 yılında hedeflediği yurtiçi satış grafiğindeki yükselen çizgisini devam ettirip sürdürülebilir başarı sağlamak istiyor. Müşteri beklentilerine, kaliteye ve satış sonrası hizmetlere önem veren ve müşterileriyle beraber karşılıklı güven içerisinde satış sistemini sürdüren MADOSAN; Ağır yük rafları, hafif yük rafları, mağaza ve market rafları üretimi hedefleri ve stratejik pazarlama iletişimi hedeflerini, hedef müşteri ihtiyaçlarına göre geliştirecek. 
Sektördeki marka konumlandırmasını lider ve güçlü marka imajıyla arttıran MADOSAN, satış ve pazarlama faaliyet alanlarında müşteri, bayi, proje kanallarında vizyoner, eğitimli, profesyonel çalışanlarıyla beraber kalitede ve müşteri memnuniyetinde sürekliliği hedefliyor. 

4 Nisan 2016 Pazartesi

GELECEĞİN MARKETLERİ

Sürekli ilerleyen ve değişen teknolojik gelişmeleri her alanda takip etmek neredeyse imkansız. Öyle ki günümüz teknolojisinde ki gelişmeler, haftalık yada günlük değil neredeyse anlık ilerlemeler içeriyor.
Öngörülen gelişmeler arasında beni en çok şaşırtan, geleceğin marketleri üzerine yapılan tanıtımlar... Geçen yıl Milano'da düzenlenen Expo2015 de karşılaştığımız, özel bir marketler zinciri tarafından tanıtımı yapılan dijital marketler bizi gerçekten şaşırtmayı başardı.
Dijital marketin içerisine girdiğinizde alışılanın tersine, market rafları yerine raf görüntüsü verilmiş ekranlar karşılıyor sizi. Ürünlerle ilgili tüm bilgileri bir ekrandan izleyebileceğiniz geleceğin marketleri size tariflerden besin değerlerine hemen her bilgiyi sunuyor. Burada sunulan teknolojinin bizlere sağladığı , kolay erişilebilirlik, farklı çözümler ve yenilikçi bakışaçısı sayesinde, gelecekte bizi bekleyen gelişmelere şöyle bir göz gezdirebilme şansına sahip oluyoruz. 
Hayatımıza girmesini sabırsızlıkla beklediğimiz tüm bu yenilikler, raflarda görüp elimize alarak incelediğimiz gıdalara farklı bir ulaşım ve alışveriş kavramına farklı bir bakış açısı getireceğine şüpemiz yok. 
Belki de gelecekte, alışveriş arabaları ve çelik raflar hafif bir tebessümle kurduğumuz "bizim zamanımızda..." ile başlayan cümlelerin süslerinden haline gelecek.


Takipte kalın...:)

31 Mart 2016 Perşembe

Depo Raf Sistemleri

"Tüketim Çağı"  İş, sanayi yada ekonomi benzeri içerikli sohpetlerin vazgeçilmez kelime dizini... Tüketim çağının sonuçlarından biri olan, üretimde ki hızlı artış çeşitli ihtiyaçları da beraberinde getirdi. Yoğun ve sistematik üretim beraberinde stok tutmayı, stok tutmak ise beraberinde doğru stoklama ve doğru depolama sistemi kavramlarını soktu hayatımıza.
Özellikle sistemli ve düzenli depolama, ürülere kolay ulaşım ve alan tasarrufunu hedef edinen üreticilerin tercihi olan depolama sistemleri, diğer bir deyişle raf sistemleri depoların vazgeçilmez tercihi olmayı başardı.
Tabi ki her alanda olduğu gibi raf sistemleri üretiminde de dikkat edilmesi gereken belli başlı ayrıntılar vardır.
-Depolanacak malzemenin hacmi: Raflar arası mesafe ve travers* uzunlukları malzemenin hacmine göre üretilir ve montajlanır. Mevcut ölçüler göz önüne alınmadan kurulan bir sistem; ürünler arasında gereksiz boşluklar kalmasına ve gereksiz yer ihlaline sebep olabilir, ürünün kat aralıklarına sığmasını engelleyebilir, kat aralıklarının gerekenden fazla olmasına sebebiyet verebilir.
-Depolanacak malzemenin ağırlığı: Sistemde kullanılacak travers ve ayaklar, sisteme yüklenecek malzeme veya malzemelerin ağırlıklarına uygun olarak üretilmelidir. Kapasitenin altında üretilen raflara yüklenecek malzemeler, çökme ve yıkılma gibi tehlikelerle sizi karşı karşıya bırakabileceği gibi, kapasitenin üzerinde üretilen sistemler de size beklediğinizden fazla maliyet çıkarabilir.
-Sistemin kurulacağı zeminin uygunluğu: Sistemin kurulacağı zeminin mutlaka zemin etüdü alınmalıdır. Eğer sistem deprem bölgesinde kurulacaksa, deprem gergi halatları gibi ek parçalar ile sistem desteklenmelidir. 
Sistemin kurulacağı alanın sıcaklığı: Çok yüksek ve çok düşük sıcaklıklara sahip alanlarda kullanılan sistemlerin dayanıklılığı özel boyalar kullanılarak desteklenir. Bu sayede sistemin daha sağlıklı ve uzun ömürlü olması sağlanır.
Bu gibi ayrıntılara dikkat edilerek üretilen ve kurulumu yapılan raf sistemleri size minimum hatayla çalışan pratik depolar sunacaktır.
Depolama sistemleri ve çeşitlerini anlatmaya devam edeceğim.
Takipte kalın...





*Travers: İki raf ayağı arasına monte edilen zemine paralel taşıyıcılar.